BEL FITIĞI (LOMBER DİSKOPATİ)
Tüm dünyada insanların %60 ile %80'i yaşamlarının bir döneminde bel ağrısı çekmektedir. Bazen bu ağrı çok şiddetli olabilmektedir. Bel ağrısı çoğu hastada bir hafta ile bir-iki ay içerisinde cerrahi tedavi gerektirmeden geçmektedir.
Omurga kafa tasının altından başlayıp kuyruk sokumuna kadar devam etmektedir. Yetişkin bir kişide omurga 33-34 adet vertebra adını verdiğimiz kemikten oluşmaktadır. Bunların 7 tanesi boyunda (servikal vertebra-C1-C2-C3-C4-C5-C6-C7), 12 tanesi sırtta (torakal yada dorsal vertebra), 5 tanesi belde (lumber vertebra L1-L2-L3-L4-L5), 5 tanesi sakral (S1-S2-S3-S4-S5) ve 4 tanesi de kuyruk sokumunda (koksal vertebra) bulunmaktadır.
Bel fıtığı (lomber diskopati) en çok L5-S1 ve L4-5 seviyesinde görülmektedir. 40-50 yaş arası erkeklerde daha sık görülmektedir.
Bel fıtığının (lumber diskopati) nedenleri nelerdir?
Belde 5 adet bel omuru (lomber vertebra) ve sakral bölgede de 5 adet sakral vertebra bulunmaktadır. Bunlar sırasıyla L1-L2-L3-L4-L5 ve S1-S2-S3-S4-S5 olarak bilinmektedir. Bel fıtığı (lumber diskopati) en sık L5-S1 ve L4-5 seviyesinde oluşmaktadır. Bel fıtığı, lomber disk dediğimiz lomber vertebralar arasındaki kıkırdak yapının taşarak bacağa giden sinir köklerine bası yapması sonucu oluşmaktadır.
En sık uygunsuz pozisyonda ağır kaldırmak, omurgaya uygunsuz şekilde ters dönme hareketi yaptırmak, kilolu olmak, sürekli ayakta ağır işlerde çalışmak, uzun yol şoförlüğü gibi aynı pozisyonda uzun süre oturmak, diş hekimleri gibi uzun süre ayakta kalmak, ev hanımları gibi sürekli ev işleriyle uğraşmak, bel ve karın kaslarının zayıf olması gibi nedenlerle ortaya çıkmaktadır. Ancak bel fıtığı olan hastaların yarısı bel fıtığına neden olan zorlayıcı hareket ya da iş yapmadıklarını söylemektedirler.
Bel fıtığının (lumber diskopati) belirtileri nelerdir?
Bel fıtığının en önemli belirtisi bel ağrısı olup bu ağrının fıtık olan taraftaki kalça ve bacağa vurmasıdır. Bazen ağrı uyluğa vurmaktadır. Bazı hastalarda şikayetler bel ağrısı olmadan sadece etkilenen bölgede kalça ve bacak ağrısı (siyatalji) ile başlayabilmektedir. O taraf bacakta ağrı dışında uyuşma, yanma gibi şikayetlerde özellikle çok ayakta kalındığında ortaya çıkmaktadır. Ayak ve ayak parmaklarında uyuşukluk oluşabilmektedir. Fıtığın olduğu bacakta, ayak ve ayak parmaklarında ilerleyen dönemlerde kuvvetsizlik ve kas atrofileri de görülebilmektedir. Belden bacağa vuran ağrı öksürme, ıkınma ve hapşırmakla artar. Uzun süre ayakta durma, oturma, yatma ağrıyı artırır. Bel fıtığı olan hasta ağrıyı azaltmak amacıyla ağrı olmayan tarafa doğru belini eğerek yürümektedir. Bunun sonucunda da belde eğriliğe (skolyoz) neden olmaktadır. Fıtıklaşan kıkırdak doku kauda eqina dediğimiz at kuyruğu şeklinde uzanan sinir köklerine bası yapacak olursa mesane, bağırsak ve cinsel fonksiyonlarda bozulma, anal bölge ve etrafında uyuşukluk-hissizlik gibi şikayetlere neden olabilmektedir. Bu klinik tabloya kauda-equina sendromu adı verilmektedir.
Bel fıtığı teşhisi nasıl konmaktadır?
Hastadan alınan öykü ve nörolojik muayene ile çoğu zaman tanı konabilmektedir. Ancak muayenede refleks kaybı, atrofi ve kas kuvvetinde azalma gibi nörolojik bulgular saptanmış ise en sık baş vurulan tetkik lumber MR olmaktadır. Fıtığın yeri ve boyutu hakkında bilgi çoğu zaman çekilen lomber MR alınmaktadır. Kapalı alan korkusu, kalp pili yada benzeri nedenlerle MR çektirilemeyen hastalarda bilgisayarlı tomografi çektirilmektedir. Ancak bel fıtığını değerlendirmede rezolusyonu MR kadar iyi değildir. Bu nedenle bazı hastalarda yanlış negatif ya da yanlış pozitif sonuçlar verebilmektedir. Sinir köklerine bası yapan başka nedenlerden şüphelenildiği durumlarda miyelografi, BT miyelografi gibi tetkiklerde kullanılabilmektedir.
Elektromiyografi (EMG) lumber diskopatide sık kullanılan tetkiklerden biridir. Bel fıtığına bağlı radükülopati olup olmadığını ve şiddetini değerlendirmede önemlidir. Ayrıca bacakta ağrı ve uyuşma yapan polinöropati ya da sinir sıkışması gibi tuzak nöropatileri bel fıtığından ayırt etmek için kullanılmaktadır.
BEL FITIĞI TEDAVİSİ
Bel fıtığında ağrılar çoğu hastada 2 ile 6 hafta arasında düzelmektedir. Bu nedenle akut dönemde yatak istirahati ve aprı kesici ve kas gevşetici ilaçlar faydalı olmaktadır. Bel ağrısı başladığı anda buz koyulması önerilmektedir. Bcakta ağrı dışında uyuşma ve yanma dibi şikayetler de var ise nöropatik ağrı tedavisinde kullanılan gabapentin ve pregabalin etken maddeli ilaçlar kullanılmaktadır. İlk 48 saatten sonraki dönemde kas spazmlarını azaltmak amacıyla sıcak su torbası, sıcak banyo gibi ısıyı artıran yöntemler önerilmektedir. Bu yöntemlerden fayda görülmeyen durumlarda fizik tedavi önerilmektedir. Ancak ilaçlara ve fizik tedaviye cevap vermeyen şiddetli ağrılar devam ediyorsa, ayakta ya da bacakta güç kaybı, atrofi, reflekslerin alınamaması, idrar kaçırma, cinsel fonksiyonlarda bozulma gibi nörolojik patolojik bulgular saptanmış ise tedavi cerrahidir.